Şu anda 102 farklı üniversiteden 2 binden fazla yazılımcıyı istihdam eden Trendyol ve bünyesindeki Türk mühendisler, açık kaynak konusunda, teknoloji ekosistemini geliştirecek pek çok projeye imza atıyor.
Almanya’dan başlattığı yurt dışı açılımına hız kesmeden devam eden şirket, Türkiye’deki dijital uçurumun kapatılması vizyonuyla pek çok farklı alanda proje geliştiriyor. Trendyol Grubu Başkanı Çağlayan Çetin, bu yıl 5’inci kez düzenlenen Teknofest’te Tekno Hayat programı sunucusu Ahmet Can’ın konuğu oldu.
Teknoloji şirketi olarak en büyük güçlerinin insan kaynağı olduğuna vurgu yapan Çetin, “Türkiye’de en fazla yazılım mühendisi istihdam eden kurumlardan biriyiz. Şu anda 2 bine yakın yazılım mühendisi arkadaşımız var. Bu çalışma arkadaşlarımız Türkiye’deki 102 farklı üniversiteden mezun olmuş durumda. Bu rakamımızı çok yakın bir zamanda katlayarak, 4 bin yazılım mühendisi sayısına ulaşmak istiyoruz. Bugün Trendyol’un başarısı insan kaynağı kalitesinden, teknoloji ve yazılım gücünden geliyor. Çünkü bütün yazılımlarımız ve kodlarımız bünyemizdeki Türk mühendisler tarafından geliştiriliyor. Bu vizyonla ilerlemeye devam edeceğiz. Gençleri daha fazla bizim gibi teknoloji şirketlerine çekmek istiyoruz. Bu konuda bizim çok önemli bir rolümüz olduğunu düşünüyoruz. Teknolojimizin gücü insan kaynağından geliyor” dedi.
TÜRK MÜHENDİSLERİNİN YETKİNLİKLERİ DÜNYA STANDARTLARINDA
Yurt dışı açılım planları kapsamında çok yakın bir zamanda Berlin ofislerini açtıklarını hatırlatan Çetin, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Berlin’deki ofisimizden Almanya operasyonlarımızı yürütüyoruz. Bir sonraki aşama Benelüks dediğimiz, Belçika, Hollanda ve Lüksemburg pazarına açılmak. Bu kapsamda hem Amsterdam hem de Lüksemburg’a birer ofis açacağız. Almanya’daki ilk yılımızda 1 milyon müşteri ve 400 milyon Euro’luk bir iş hacmine ulaştık. İnsan kaynağı konusuna dönecek olursam, yazılım mühendisimizlerimizin bir kısmı şu anda Berlin’de çalışıyor. Dünyanın dört bir yanındaki yazılım mühendisleri ile mülakatlar gerçekleştiriyoruz ve Türk mühendislerinin yetkinliklerinin dünya standartlarında en iyilerinden olduğunu yakından görüyoruz.”
Trendyol’un 2 bin yazılım mühendisi ile bir Ar-Ge üreticisi haline dönüştüğünü belirten Çetin, “Bugünkü faaliyet giderlerimize baktığınızda bu harcamaların yüzde 27’sini Ar-Ge’ye yönlendirdiğimizi görebilirsiniz. Bununla beraber mühendis arkadaşlarımızın yaptığı yeni çalışmaları open source yani açık kaynak olarak paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz. Şu anda github.com/trendyol adresinde 100’ün üzerinde çalışmamız yer alıyor. Bunun yanı sıra YouTube ve Podcast kanallarımız üzerinden sürekli Trendyol içindeki geliştirmeleri ve yazılımları kamuoyu ile paylaşıyoruz. Yaptığımız yayınlar şu ana kadar 50 binden fazla kişiye ulaşmış durumda. Ayrıca üniversitelerde çalışmalar yapıyoruz. Yazılım öğrenen gençlerimize eğitimler veriyoruz” diye konuştu.
150’DEN FAZLA SANATÇI
Son olarak Trendyol olarak Refik Anadol’un ‘Makine Hatıraları: Uzay’ sergisine verdikleri desteği anlatan Çetin, farklı alanlarda olduğu gibi sanatta da dijital uçurumu kapatmak amacıyla yaklaşık bir yıl önce Trendyol Sanat’ı hayata geçirdiklerini aktardı.
Çetin, “Trendyol, Türkiye’nin dört bir yanından 270 binin üzerinde satıcı ile 30 milyonu aşkın müşterinin buluştuğu bir ekosistem. Bizim amacımız ekosisteme olan pozitif etkimizi artırmak. Bu bakış açısıyla sanat alanında da yapabileceklerimiz olduğunu gördük. Ülkemizde, eserlerini alıcısıyla buluşturmak isteyen pek çok sanatçı var fakat ne İstanbul’da ne de Türkiye’de yeteri kadar sergi alanı yok. Biz de buradan hareketle neden sanatçılarla sanatseverlerin dijital ortamda buluşmasına aracılık etmeyelim dedik ve bir proje başlattık. Şu anda 150’nin üzerinde sanatçımız eserlerini Trendyol Sanat’ta sanatseverlerle bir araya getirebiliyor. Müşterilerimiz, sanatın erişilebilirliğini artıran bu projemizi çok beğendi. Türk çağdaş sanatının önemli isimlerinden Ardan Özmenoğlu ‘Mimoza’ adlı limitli edisyon heykellerini Trendyol Sanat’ta müşterilerimize sundu ve eser 3 saatte tükendi. Trendyol Sanat’ı Türkiye sanat camiası için bir hizmet olarak görüyoruz. Sanatın dijital ortamda da gelişmesini ve büyümesini önemsiyoruz” dedi.